3 Mayıs 2009 Pazar

Cumhuriyet Tarihinin Ilk Hava Harp Şehidi


  
 


        
Kıbrıs
1878 yılında egemenlik hakkı Osmanlı Devletinde
kalmak üzere geçici olarak İngiliz yönetimine
verilmişti. Bu durum I nci Dünya Savaşına kadar
sürmüş, 29 Ekim 1914'te Osmanlı Devleti savaşa
katılınca İngiltere bunu fırsat sayarak 5 Kasım
1914'te Kıbrıs'ı İmparatorluğuna kattığını
açıklamıştır. İngiltere'nin bu tek
yanlı ilhakı da 1923'e kadar sürmüş, Türkiye
tarafından ancak Lozan Antlaşması ile kabul
edilmiştir. Böylece Kıbrıs'ta İngiliz
egemenliği dönemi başlamıştır. Bu durum
1960 yılına kadar sürmüş, bu tarihten
itibaren Ada'nın statüsünde yeni gelişmeler
olmuştur.


        
Bu
arada Yunanistan'ın ve Kıbrıs Rumlarının
çabasıyla Ada'nın Yunanistan'a ilhak edilmek
(Enosis) istenmesi, Ada'da Türklerle Rumlar ve Türkiye ile
Yunanistan arasında Kıbrıs uyuşmazlığını
ve sorununu ortaya çıkarmıştır.


        
Bu
çerçevede 1964 yılına gelindiğinde
Kıbrıs'ta durum Türk toplumu için hiç de
iyi görünmüyordu. Rumların büyük
çaptaki Erenköy saldırısı Türkiye'de
sert tepki yaratmış ve böylece Türk Silahlı
Kuvvetlerinin müdahalesi kaçınılmaz hale
gelmiştir. Müdahale aşamasında Hava Kuvvetleri
aktif olarak görev almış ve şanlı tarihine
yeni başarılar kazandırmıştır. Ancak bu
mücadelede Türk Hava Kuvvetleri, tüm Türk Ulusunu
büyük bir üzüntü içerisine sokan bir
ilki daha yaşamış ve Cumhuriyet döneminin ilk
hava harp şehidini vermiştir.


        
Hv.Plt.Yzb.Cengiz
TOPEL’in Yaşam Öyküsü


        
Hv.Plt.Yzb.Cengiz
TOPEL (1955-19), 1934 yılında İzmit'te doğdu. İlk
ve orta öğrenimini İstanbul Kadıköy'de, lise
öğrenimini 1953 yılında Kuleli Askeri Lisesi'nde
tamamladı.


        
1953
yılında girdiği Kara Harp Okulu'ndan 1955 yılında
Asteğmen olarak mezun oldu. Küçük yaşlarından
beri havacılığa olan merakı sonucu hava sınıfına
ayrıldı ve pilot eğitimi için Kanada'ya
gönderildi. Kanada'daki eğitimini başarıyla
tamamlayarak 1957 yılında yurda dönüp Merzifon
Hava Üssünde göreve başladı. 1961 yılında
Eskişehir 1 nci Ana Jet Üssüne atandı. 1963
yılında yüzbaşılığa terfi etti.


        
5
Ağustos 1964 yılında Rumlar Erenköy ve Mansur
bölgelerine denizden hücumbotları, karadan ise
tanklarla takviyeli piyade birlikleri ile ani bir saldırıya
geçtiler. Türk kasabalarını havanlarla topa
tutarak sahildeki Türk balıkçı teknelerine ateş
açtılar. Ada'daki BM Barış Gücü
Kuvvetleri bu katliam harekatı karşısında
hareketsiz kaldı. Türkiye'den ilk yardım 7 Ağustos'ta
4 uçak ile yapıldı. Yapılan bu uyarı
uçuşu, Erenköy'de üç gündür
kahramanca direnen ve Anavatandan yardım bekleyen Mücahitler
için bir umut ışığı oldu.


        
8
Ağustos 1964'te Türk Hava Kuvvetlerinin harekatını
gerçekleşirken Eskişehir 112 nci Filo K.lığında
oluşturulan dörtlü kolda; 



        
Lider
Yzb.Cengiz TOPEL



        
2
numara Ütğm.İzzet ÖZTARHAN



        
3
numara Yzb.Mehmet KONEDRALI



        
4
numara Ütğm.Ethem SANCAR bulunmaktaydı.



         Cengiz
TOPEL liderliğindeki kol, 8 Ağustos Cumartesi saat
17.00-18.00 civarında Eskişehir'den havalandı. Bu
harekatta Gemikonağı-Yeşilyurt arasında kol
hedefleri olan hücumbotlar görülür görülmez
bir atış paterni teşkil edildi. Limanın hemen
arkasında denize paralel uzanan yüksek dağlar
nedeniyle denizden karaya doğru bir atış paterni
izlendi. Artık taarruzlar başlamıştı.
Denizdeki hücumbotlar kaçmaya, uçaklar ise onları
hedef almaya çalışıyorlardı. Bu uğraşı
içerisinde F-100 tipi jet uçağımızı
kullanan Cengiz TOPEL ilk dalışını yaptı.
Hücumbot, hedef göstergesinde hızla büyürken
bombasını attı ve yükseldi. İlk dalışlardan
sonra kol tekrar paterne girerek ikinci dalış için
hazırlandı. İşte herşey o zaman oldu.



         Akdeniz
üzerinde Erenköy'e gitmekte olan Bnb.H.Basri YURDAKUL’un
telsizinden şu sözler yankılandı...



- " Cengiz
Yüzbaşım uçağından dumanlar çıkıyor
atla!" ( Ütğm.İzzet ÖZTARHAN )



- ......



- "
Yüzbaşım!.....cayır cayır yanıyorsun
atla!" ( Ütğm.İzzet ÖZTARHAN )



- " Tamam atladı.
" ( Muhtemelen Yzb.Mehmet KONEDRALI )



- " Paraşütü
açıldı. " ( Ütğm.İzzet ÖZTARHAN
)



         Cengiz
TOPEL'in uçağı isabet almış, paraşütle
atlamak zorunda kalmıştır. Cengiz TOPEL, paraşütle
atladıktan sonra Lefke, Gaziveren, Elye ve Çamlıköy
Türk yerleşim birimleri arasında bulunan Peristeronori
Rum köyünün yakınından geçen bir
asfalt yola inmiştir. Yere indiği zaman bir ayağının
kırıldığı ve çene kemiğinin
zedelendiği söyleniyor olmasına rağmen bunun
doğruluk derecesini belirtir bir kanıt bulunamamıştır.



         Cengiz
TOPEL'in yere indikten sonra haritasından Lefke yönünü
tespit ederek, o yöne doğru koşmaya başladığı
ancak kısa bir süre sonra arkasından gelen bir jipte
bulunan üç Rum askeri tarafından yakalandığı,
ayrıca mermisinin bitimine kadar kendisini koruduğu ve
yanına hiç kimseyi yaklaştırmadığı
söylenmektedir.
Cengiz TOPEL'in yakalandıktan sonra
başına gelenler konusunda birçok varsayımlar
ortaya atılmıştır.



         Bir
varsayıma göre, Cengiz TOPEL, Peristeronori Rum köyü
yakınlarında yakalandıktan sonra Güzelyurt'a
götürülür. Fakat tam şehrin girişinde
500 kadar Rum askeri ve Grivas'ın (EOKA Lideri) adamları
tarafından araba durdurulmak suretiyle aşağıya
indirilir. Elleri kelepçeli olduğu halde hemen orada
konuşturulmak istenir, Cengiz TOPEL'in suskunluğunu
attıkları dipçik darbeleri ile bozamayınca
sinirlenirler ve arkadan üç el ateş ederek O'nu
yaralarlar. Ancak Cengiz TOPEL'den daha çok bilgi almak
isteyen Rum liderlerinin olaya el atmaları ile Lefkoşe Rum
hastanesine kaldırılarak ameliyat edilir.



         Diğer
bir varsayıma göre ise Cengiz TOPEL, önce Güzelyurt
hastanesinde tedavi edilip daha sonra Rum Manastırı'na
götürülerek kendisinden bilgi vermesi ve televizyona
çıkıp Türkiye aleyhinde konuşma yapması
istenir. Cengiz TOPEL tarafından, Rumların bu istekleri
rededilince kendisine canice ve acımasızca işkence
yapılarak öldürüldüğü
belirtilmektedir. Bütün bunlardan sonra Cengiz TOPEL,
Lefkoşe Rum Hastahanesine götürülmüştür.


        
Yzb.Cengiz
TOPEL'e savaş esiri muamelesi yapılması gerekirken,
Rumlar uluslararası yasalara aykırı hareket etmişler
ve O'nu şehit etmişlerdir. Cenazesi Türkiye'nin
ısrarlı girişimleri sonucunda alınabilmiş,
11 Ağustos'ta saat 22.00'da Rumların elinde bulunan Lefkoşe
Rum Hastahanesinden Kıbrıs Türk Hastahanesine Kızılhaç
temsilcileri tarafından bir tabut içinde ve çıplak
olarak getirilmiştir. Cesedin yapılan muayenesinden ölümün
takriben 6 ile 48 saat önce vuku bulduğu, yani büyük
bir ihtimalle 9 Ağustos akşamı öldüğü
tahmin edilmektedir. Yüzbaşı TOPEL'in cesedinde bu
tarihten sonra Rumlar tarafından bir otopsi yapılmıştır.


        
Cengiz
TOPEL için Kıbrıs'ta, Adana'da, Ankara ve
İstanbul'da yapılan törenlerden sonra 14 Ağustos
1964 tarihinde Edirnekapı'da Sakızağacı Hava
Şehitliği'nde na'şı toprağa verilmiştir.


        
Cengiz
TOPEL, Cumhuriyet döneminin ilk Hava Harp Şehidi olmuştur.
Vatan için seve seve kanını döken ve canını
veren bu kahraman vatan evladı, silah arkadaşları, tüm
havacıların gönlünde sonsuza dek yaşayacaktır.


        
Ruhu
şad olsun.